top of page

NARSİSTLERE KARŞI KUR’AN’IN METODU


Narsisizm, kısaca kişinin kendisine aşık olması olarak tanımlanır. Kendine aşık bireylerde takdir edersiniz ki görülecek en büyük saplantı kişinin kendini büyük zannetmesidir ve biz buna kibirlenmek diyoruz. Bu insanların büyüklenmelerine karşılık yapılabilecek birçok alternatif davranışlar mutlaka vardır. Aklınıza gelen ilk şeyi duyar gibiyim. En kötü şekliyle misliyle mukabele etmektir ki bu pek aradığımız bir meziyet olmasa gerek. Zira bilge insanların korumak istediği bir şeyler illaki vardır. Bunu ağzında kaşıkla yumurta taşıyan bir yarışmacıya benzetebilirsiniz. Her bilgenin kırılmasını istemediği bir değerler silsilesi onun hayatı anlamlandırmasında geleceğe taşıdığı bir bayraktır. Bunu bir saplantı olarak algılama lütfen sadece eğitimi için kullandığı bir metod ve belirteç olarak telakki et. Çünkü bu bayraklar gelecekte birer dönüt aracı haline gelecektir.

İşte bu değerleri taşlayan narsistlere karşı ne yapılması gerektiğiyle ilgili ne zaman bir düşünce içerisine girsem hep aklıma istemsizce Furkan suresinin 63. Ayeti gelir. Buyurur ki: “Rahmân’ın has kulları; yeryüzünde vakarla yürüyen, cahiller onlara laf attığı zaman, “selâm” deyip geçen kullardır.” Bu ayetle ilgili Diyanetin tefsirinde şöyle bir bilgi verilmektedir. “İnkârcıların çeşitli bâtıl inançları; yanlış, haksız ve zararlı davranışları zikredilerek eleştirildikten sonra sûrenin neticesi mahiyetindeki bu son âyetler grubunda da Allah’ın sevdiği kulların üstün nitelikleri özetlenerek bir tür karşılaştırma yapılmaktadır.” (https://kuran.diyanet.gov.tr/tefsir/Furk%C3%A2n-suresi/2918/63-66-ayet-tefsiri) yani ez cümle batıl hareket edenlerden sonra hakka uygun hareket edenler anlatılırken bu ayetten bahsedilmektedir.

Bu ayet narsistlere karşı bizlere çok büyük bir ödev barındırmaktadır. Çünkü içinde (ibadurrahman) “Rahman’ın Kulları” ifadesi geçmektedir. Rahman, Allah’ın insana yeryüzünde çalıştığı kadar karşılığını almaya mazhar kıldığı merhamet demektir. Bunu biraz daha açarsak Allah Rahman ismiyle çalışana çalıştığı kadarını verir. İnansın inanmasın yasalarıyla herkese çalıştığı kadar merhamet eder. Kur’an’ın ilk cümlesinin besmele ile başlaması ve içinde Rahman isminin olması üzerinde iyi tefekkür edilmesi gerekmektedir. İlk cümleden verilen ilk mesajlar her zaman çok önemlidir. Hele söz konusu Kur’an ise bu biraz daha önemini artırmaktadır.

Bu merhamete mazhariyet ancak meşgul olmakla mümkündür. Meşgul olanların Rahman’ın has kulu olması gayet isabetli bir yorum olacaktır. Zira meşgul olanın narsistlerle uğraşacak vakti olmayacak ve onlara maruz kaldığı esnada zaten hareket halinde ya da meşgul olan birinin kullanacağı tek kelime selam verip gitmekten başka bir şey olmasa gerek. Şüphesiz bu ayeti bu şablon üzerinden okuduğumuzda ayetteki selamı kuru kuruya değil de dolu dolu yani meşgul olan biri olarak telakki etmek daha isabetli ve değerli bir yorum olacaktır.

Şüphesiz bu ayetin verdiği ödev sadece çalışmak ve meşguliyet değildir aynı zamanda narsist insanları muhatap da almamaktır. Selam diyerek tavır koyup kendine olan değerinden vazgeçmemektir. Bu biraz da Kur’an’ın bize vermek istediği değerle ilgilidir. Selamın diğer adı barış olunca Kur’an, karşı tarafa “Benden sana zarar gelmez” mesajını verdirmektedir. Amaç kibirlilere ve narsistlere karşı barışı yaymak değil mi zaten! Vesselam.

 
 
 

Comentarios


bottom of page