HOŞ GELDİN YA ŞEHR-İ RAMAZAN

Regaib, Miraç ve Berat geceleriyle bizlere mektuplar yollayan ve aylardır beklediğimiz misafir geldi. Hoş geldin Ya Şehr-i Ramazan!

Hicri takvime göre Ramazan ayı oruç ayıdır. Bu ayda oruç tutmamızla ilgili ayette şöyle bildirilir: “Ramazan ayı, insanlara yol gösterici, doğrunun ve doğruyu eğriden ayırmanın açık delilleri olarak Kur'an'ın indirildiği aydır. Öyle ise sizden ramazan ayını idrak edenler onda oruç tutsun...” (Bakara suresi 185. ayet)

Bu ayda oruç tutulmasının en büyük gerekçesinin onda Kur’an’ın indirilmesi olarak zikredilişi dikkate şayandır. Buradan anlaşılıyor ki Ramazan ayını değerli kılan Kur’an’dır. Orucu değerli kılan Kur’an’dır. Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (sav)’i değerli kılan da yine Kur’an’dır. Eğer bu dünyada değer kazanmak istiyorsak bu kitaba biraz daha eğilmemiz elzem gibi görünüyor, ne dersiniz dostlar! Ben vereyim cevabını tabi ki de elzemdir.

Ramazan ayında neden çok Kur’an okunduğunun gerekçesini anlamış oluyoruz. O ayda Kur’an indirildiğinden dolayı. Ramazan ayının 30 gün olması, Kur’an’ın da 30 cüz olması düzenli bir şekilde günde 1 cüz okuyarak onun rahatlıkla okunabileceğini gösteriyor.

Tabi ki Kur’an’ın okunmasından maksadın sadece Arapçasından ve anlamadan okumak olduğunu düşünmeyin. Onu okumaktan maksat anlamaktır. Öyleyse mealini de beraberinde okumak gerekir. Sizlere Diyanet İşleri Başkanlığının hazırlamış olduğu “Kur’an Yolu Meali” kitabını özellikle tavsiye ederim. Linkini de bırakıyorum. (https://yayin.diyanet.gov.tr/e-kitap/kuran-yolu-meali/komisyon/kuran-kitapligi/429) pdf sini indirip okuyabilirsiniz. Bu mealin en önemli özelliği anlaşılamayan bazı yer ve kavramları kısa izahlarla öz bir şekilde sunmasıdır.

Ramazan ayının yine en önemli özelliği o ayda oruç tutmamızdır. Orucun bizlere birçok faydası vardır. Mesela Peygamberimizden rivayetle; “Oruç tutunuz ki, (madden ve manen) sıhhat bulasınız!” (Heysemî, 203 III, 179) buyurulmuştur. Oruç sıhhatli olmayı vadeder. Bunu tıp doktorları da kabul ederler.

Oruç tutacağımız bu ayda bize güzel vaatlerde bulunan Peygamber efendimizin oruçla ilgili bir hadisini değerlendirelim. Bakınız şöyle buyurur: “Kim, faziletine inanarak ve karşılığını Allah’tan bekleyerek Ramazan orucunu tutarsa, geçmiş günahları bağışlanır.” (Buhârî, Îmân 28, Savm 6) Bu hadisin yanlış anlaşılmaması gerekir. Şöyle ki günah işleyip işleyip Ramazanda oruç tutarak geçmiş günahları bağışlatacağı kurnazlığına kapılanlar üzülerek söyleyeyim ki bu amacınıza ulaşamayacaksınız. Peygamberimiz şu sözü de hatırlatır. Der ki: “Kim yalan konuşmayı ve yalan-dolanla iş yapmayı terk etmezse, Allah o kimsenin yemesini, içmesini bırakmasına (orucuna) kıymet vermez.” (Buhârî, Savm 8, Edeb 51) herkesi kandırabiliriz hatta kendimizi bile kandırabiliriz ama her şeyi bilen Allah’ı asla kandıramayız.

Umarım bu ayda Kur’an okur ve anlarız, umarım bu ayda sıhhat buluruz ve umarım Peygamberimizin müjdesini alabilecek bir yürek ortaya koyarız. Ramazan misafirini iyi ağırlamak dileğiyle… Hoş geldin Ya Şehr-i Ramazan!